Değerli okurlar, kış mevsiminde zaman zaman hava koşulları uçuşlarımızı etkileyecek ve belki de tarifeli seferlerimizde gecikme veya iptaller söz konusu olabilecektir. Ya da varacağımız havaalanında hava koşulları uçak kalkışı sırasında kabul edilebilir bir durumdayken öngörülemeyen, tahmin edilemeyen ani bir değişim ile kısa sürede iniş yapılabilecek görüş mesafesi ve bulut alt tavanı limitlerin altına düşebilecektir. Ya da iniş yapılabilecek pistin, yağıştan veya buzlanmadan dolayı frenleme durumu zayıf rapor edilerek piste iniş tehlikeli olduğu için kullanılamaması söz konusu olabilecektir. Bu nedenlerle seferlerin yapılabilmesi için özellikle soğuk ve yağışlı havalarda uçaklar yerde iken buzlanmaya karşı çeşitli sıvılarla yıkanırlar.
Havada ise buzlanmayı önlemek için mevcut uçak sistemleri kullanılır. İniş için ise pistin temizlenmesi ve frenleme durumunun iyileştirilmesi beklenebilir. Yerde, hava sıcaklığının donma noktasının altında olduğu, özellikle yağışlı günlerde, hava araçlarının gövde ve kanatlarında da aynı otomobillerimizde olduğu gibi kar ya da buz birikir. Buna havacılıkta “Contamination” yani kirlilik denir. Çünkü bu kirlilik; gövde ve kanadı ağırlaştırır ve kanat üzerinden geçen hava akımını bozarak kanatların kaldırma kuvvetini azaltır. Biriken kar ve buz uçak kanatlarının aerodinamik şeklini bozarak geri sürüklenme (perde) etkisi yaratır. Buzlanma, kanatçıklar, yatay kuyruk, dikey kuyruk ve flaplar (uçak kanatlarını istendiğinde açılıp uzayan parçaları) gibi hareketli kumandaların hareket mekanizmalarını (menteşeler, küçük hareket motorları) sıkıştırarak çalışmasını engeller. Hatta uçuş sırasında kopup parçalanan buz parçaları uçağın muhtelif yerlerine çarparak zarar verebilirler. Kısaca buzlanma ve kirlilik uçağın uçma kalitesini kötü yönde oldukça etkiler.
Her havaalanının de-icing usulleri mevcuttur. Bu usullere göre de-icing işlemi bazen uçak körükte iken, bazen geri çekilip motorlarını çalıştırdıktan sonra hemen bulunduğu yerde bazen bu iş için belirlenmiş özel bir alanda ve genellikle piste ve kalkışa yakın bir noktada yapılabilir. Bazı gelişmiş meydanlarda pist girişlerinde otomatik de-icing kapıları bile bulunur. Uçağın de-icing alıp almayacağına belirlenmiş kurallar ve şartlara göre sorumlu kaptan pilot karar verir. Bu durum yolculara anons edilerek bilgilendirilmeleri sağlanır.
De-iceing/Anti-icing işlemi uçak yolcu alıp kapı kapattıktan sonra yaklaşık 10 dk. sürer. Bu süre boyunca yolcuların de-icing/anti-icing sıvılarının kokusundan rahatsız olmamaları için havalandırma sisteminin çalışması kısıtlanır. Bu şekilde kalkıştan önce halk arasında alkolleme de denilebilen havacılık ifadesi ile “DE-ICING ve ANTI-ICING” işlemine karar verilerek uygulanır. DE-ICING mevcut kirliliği (kar-buz) uçaktan temizleme, ANTI-ICING ise temizlenen uçağın belirli bir süre daha (kalkış ve buzlanma şartlarından çıkana kadar) temiz kalabilmesi için uçağın bir sıvı ile kaplanarak korunmasıdır. Eğer uçakta yerde bir kirlenme (kar ve buz birikimi) yoksa çoğu zaman de-icing (temizleme) işlemine de gerek kalmaz. Sadece anti-icing yapılması yeterli olur. De-ice ve anti-ice sıvıları değişik tiplerdedir. Yeterli olduğu durumlarda de-icing (buz-kar temizleme) için sıcak su da kullanılabilir. Ya da ilgili sıvı ısıtılmış su ile de seyreltilmiş de olabilir. De-iceing ve Anti-icing işlemi ise buz sökücü ve engelleyici propylene glycol veya benzeri maddenin, kanat ve kumanda yüzeylerine basınçla püskürtülmesi işlemidir. Bu sıvı araba radyatörlerindeki anti-freeze sıvısının daha seyreltilmiş haline benzer.
Her de-icing işleminin yapılan işlemin ve kullanılan sıvının tipine göre, kalkıştan itibaren buzlanma şartlarından çıkana kadar uçağı koruyabileceği bir süre vardır. Eğer bu süre uçak muhtelif nedenlerden dolayı kalkamaz ve aşılırsa uçağın kalkmadan önce tekrar bu sıvı ile yıkanması gereklidir. Uçağın yıkama işlemi bittikten sonra kabin memurları uçak içinde dolaşarak pencerelerden kanatları kontrol ederler. Uçuşun buzlanma şartlarında emniyetle yapılabileceğine karar veren sorumlu kaptan ve yardımcı pilot da kalkışa devam eder.
Uçağın sorumlu kaptan pilotu, kalkıştan önce uçağının dış yüzeylerinin böyle bir kirlilikten arınmış olduğundan emin olmakla sorumludur.